ABD’nin 39. Başkanı Jimmy Carter’ın (98) daha fazla hastanede tedavi yerine son günlerini evinde ailesiyle birlikte geçirme kararını açıklaması sonrası, Teksas eyaletinin önde gelen siyasetçilerinden biri, 1980’de Carter’a karşı kurulan bir komployu ifşa etme gereği hissettiğini belirtti.
Teksas eyaletinin eski meclis başkanı ve vali yardımcısı Ben Barnes (85), 1979 İran İslam Devrimi sonrası ABD’nin Tahran Büyükelçiliği’nde rehine kriziyle yüzleşen Demokrat Partili Başkan Jimmy Carter’a karşı Cumhuriyetçi Parti’nin kurduğu komployu anlattı. Buna göre Cumhuriyetçi Parti, Carter’ın 1980 ABD başkanlık seçimlerini kazanmasını önlemek amacıyla İran’ın 50’den fazla Amerikalı rehineyi serbest bırakmasının seçim sonrasına kalması için uğraştı.
Lawmaker Confirms ‘October Surprise’ Plot to Sabotage Jimmy Carter’s Reelection
— Amaury Brelet (@AmauryBrelet) March 19, 2023
New York Times’a (NYT) konuşan Barnes, 1980 yazında akıl hocası ve iş ortağı da olan eski Teksas Valisi John Connally’ye Ortadoğu gezisinde eşlik ettiğini söyledi.
Barnes’a göre, Connally, Ortadoğu’daki temaslarında Arap liderlere “İranlı yetkililere iletin ki, rehineleri ABD’deki seçim gününden önce serbest bırakmasınlar, çünkü beklerlerse, seçimi kazanacak Ronald Reagan onlara daha iyi bir anlaşma teklif edecek” mesajını verdi:
Bakın, Ronald Reagan başkan seçilecek ve sizin İran’a Reagan’la Carter’dan daha iyi bir anlaşma yapacaklarını söylemeniz gerekiyor. ABD seçimleri bitene dek beklemelerini İranlılara iletmeniz sizin için çok akıllıca olur.
‘Casey’yi bilgilendirdik’
‘Connally’nin Ortadoğu seyahatinin amacının İran’a mesaj iletmek olduğu konusunda aklında hiçbir şüphe olmadığını’ vurgulayan Barnes, gezi sırasında Cumhuriyetçi Partili Reagan ekibiyle iletişim kurduklarını ve ABD’ye döndükten sonra (Reagan’ın Dışişleri Bakanı olmak isteyen) Connally’nin Reagan’ın kampanyasını yöneten ve 1980 seçimlerinin kazanılmasının ardından CIA Direktörü atanan William Casey’ye gezi hakkında bilgi verdiğini belirtti.
‘Gezinin amacının bu olduğuna inanarak mezarıma gideceğim’
“Serbest bir gezi değildi. Çünkü Casey biz ABD’ye döner dönmez bilgi almakla çok ilgilendi. İranlıların rehineleri tutup tutmayacaklarını bilmek istiyordu” vurgusunu yapan Barnes, “Gezinin amacının bu olduğuna inanarak mezarıma gideceğim” dedi.
Barnes aslında Demokrat Parti destekçisi. 1963’te Demokrat Partili Başkan John F. Kennedy’ye düzenlenen suikastta ağır yaralanan Connally ise 1973’te Demokrat Parti’den Cumhuriyetçi Parti’ye geçmişti.
Neden sakladı ve şimdi açıkladı?
Demokrat Parti nezdinde ABD’nin Britanya’ya karşı verdiği Devrim Savaşı’nda saf değiştiren Benedict Arnold gibi gözükmemek için gezinin ayrıntılarını gizli tuttuğunu söyleyen Barnes, 43 yıl sonra bunu ifşa etmesini şöyle açıkladı:
Tarih bunun olduğunu bilmeli. Bence çok önemli ve sanırım Başkan Carter için sonun yakın olduğunu bilmek, bunu aklıma daha da fazla getirdi. Artık bunun bir şekilde tarihe geçmesi gerektiğini hissediyorum.
İran rehine kriziyle anılan başkan
4 Kasım 1979’da başlayan ve 444 gün süren rehine krizi, Reagan’a yenilerek yeniden seçilemeyen Carter için açık bir siyasi yara olarak kaldı.
İran’ın Reagan’ın yemin ederek göreve başladığı gün rehineleri serbest bırakması, Demokratlar arasında, Reagan ekibinin, Carter’ın seçim kampanyasının sonlarında siyasi zafer kazanmasını engellemek için rehinelerle ilgili çabalarını sabote ettiğine dair şüpheler yaratmıştı.
Örneğin 90’ların başında Carter’ın eski ulusal güvenlik danışmanı Gary Sick, Reagan’ın kampanya başkanı ve daha sonra CIA direktörü olan Casey’nin sabotajı planlayıp İran’la anlaşma yaptığını iddia etmişti. Ancak Kongre soruşturmalarında bununla ilgili kanıta ulaşılamamıştı.
‘Rehinelerin hayatlarıyla da oynandı’
Casey ve Connally artık hayatta değil. Barnes’ın Connally’ye Temmuz 1980’de 6 Ortadoğu ülkesine yaptığı gezide eşlik ettiğini doğrulayan NYT, Barnes’ın daha önce hikayesini paylaştığı hayattaki 4 kişiyle de konuştu. NYT, Reagan’ın çabadan haberdar olduğu veya bunu Casey’nin yönettiğine dair elde kanıt olmadığını yazarak ekledi:
Yine de Barnes’ın itirafı, Reagan ajanlarının – ya da en azından Connally’nin – siyasi kazanım için Carter ile ABD dış politikasına karşı komplo kurduğuna ve rehinelerin daha erken serbest bırakılmasını engellemiş olabileceğine dair ikna edici kanıtlar sağlıyor.