Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldığı “3. Uluslararası İlahiyat Gençlik Buluşması ve İlahiyat Yıldızları Ödül Töreni”nde lise yıllarında yaşadığı bir anıyı paylaştı. Erdoğan, “Benim imam hatipteki İngilizce hocam siz ‘Ölü yıkamak için mi geldiniz buraya?’ Bizim nereye gideceğimizi nereye varacağımızın farkında değildi” dedi. Bu sözler sonrası salonda alkış tufanı koptu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Üsküdar Burhan Felek Salonu’nda “3. Uluslararası İlahiyat Gençlik Buluşması ve İlahiyat Yıldızları Ödül Töreni”nde konuştu. Burada lise zamanlarında yaşadığı bir anıyı paylaşan Erdoğan, salondan büyük alkış aldı.
“BİZİM NEREYE VARACAĞIMIZIN FARKINDA DEĞİLDİ”
Erdoğan konuyla ilgili “Bir zamanların Milli Eğitim Bakanı Tahsin Banguoğlu, Cağaloğlu’nda bir konferansında dinledim. Dediler ki bizlere ‘bak cenazelerimiz yıkanamıyor, ortada kaldı. Ölülerimizi yıkayacak, gassal yetiştirecek kurslar aç’ bize böyle talimat verdi. Biz de diyor, ‘gassal yetiştirmek üzere kurslar açtık.’ İmam hatiplerin mazisi oraya dayanır. Gassal yetiştirmek için açılmış okullar. Benim imam hatipteki İngilizce hocam siz ‘Ölü yıkamak için mi geldiniz buraya?’ Bizim nereye gideceğimizi nereye varacağımızın farkında değildi” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından detaylar şöyle:
“İmam hatiplerin bütün öğrencilerini kapı dışı etmişlerdi. Türkiye genelindeki imam hatipli öğrenci sayısı 60 bine düşmüştü. Şimdi ise 1 milyon 300 bin imam hatipli eğitim görüyor. Siyasette de sivil toplumda da zaferin parolası uhuvvettir, vahdettir. Asıl etki, mücadeleyi örgütlü bir şekilde yürütmekle sağlanır. Bugün ilahiyat yıldızları ödüllerini de takdim edeceğiz.
“İLAHİYAT FAKÜLTELERİ SIRADAN ÖĞRETİM KURUMLARI DEĞİLDİR”
Vakıf ve derneklerimiz hayırda yarışırken, kesinlikle tefrikaya düşmemeli, mutlaka dayanışma içinde hareket etmelidir. İlahiyat fakülteleri sıradan yüksek öğretim kurumları değildir. Tıpkı imam hatipler gibi ilahiyatlar da belli dönemlere ayna tutan müesselerdir.
28 ŞUBAT MESAJI
“1000 yıl sürecek’ denen 28 Şubat karanlığına 3 Kasım 2002 seçimleri ile son verdik. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak şiarı ile ülkemizde merkezinde demokrasinin, özgürlüklerin olduğu yeni bir dönemi başlattık. Türkiye’de sessiz bir devrimi gerçekleştirdik”