Acım tarifsiz, deprem bölgesini karış karış gezdim.. Gördüklerimi unutamıyorum. Gecelerdir uyumak mümkün değil, dehşet içindeyim. Bir üzülüyorum, bir öfkeleniyorum. Ailesiz kalan çocuklar gördüm, evlat kaybetmiş annelere sarıldım. Ölmüş evladının cenazesini bekleyen babalarla ağladım. Enkaz altında kalan sevdiklerinin sesini duyan, çaresiz kalan kadınların feryadını dinledim. Bir vinç gelsin diye yıkıntı başında soğuktan titreyenleri gördüm ve onlarla birlikte üşüdüm. Devlet nerede diye haykıranları duydum, bunlar kulaklarımdan silinmiyor. Bu millete devlet nerede diye sordurttular.
Devlet nerede cümlesinin ayrıntılarını aktarayım sizlere. Tedbirsizlik, sorumsuzluk, denetimsizlik, yıkım, çöküş, liyakatsizlik, rüşvet, her türlü değerlerden kopma, yağma, hırsızlık. Vatandaşlarımızın kanı bu iktidarın elindedir. Başkanlık sistemini getirdi, tek adam rejimi devleti felç etti. Tek adam rejimi karar marar alamıyor. Bu yaşadıklarımızın baş sorumlusu tek adamdır.
Bu yıkılan binaların imzalarını kim attı?
Derhal üniversiteleri açın.
Seçimleri ertelemeye çalışıyorlar. Açık konuşuyorum, seçimler zamanında olacak. YSK bu talebi dillendirirse demokrasiye darbe talebi olur.
Sonra İletişim Başkanlığı’nı devreye adlılar. Asrın Felaketi kampanyasını öne sürdüler. Bölgede hala arama kurtarma faaliyetlerini koordine edemeyen Erdoğan kendi iletişimin koordinasyonunu yaptı. İnsanlar molozlar altındayken video servis etmeye başladılar. Gerçekten akıllarını kaybetmişler. Aslında biz bu İletişim Başkanlığı’nı daha önce de izlemiştik. Bu vitaminsiz Goebbels bunu daha önce de yapmıştı. Türkiye Yüzyılı dediler, asrın felaketini konuşuyorlar. İletişim Başkanlığı, Erdoğan ne zaman batırırsa, yeni bir kavram servis etmeye başlıyor. Yaptıkları PR acizliklerini normalleştirme çabasıdır.
İnsanlarımız enkaz altında inlerken, Mehmetçiğimiz kışlada bekledi. Bu nasıl bir korkaklıktır. İlk 12 saat içinde bütün sorunları çözebilecek kapasiteye sahip ama kışlada beklettiler.
İnsanlar molozlar altındayken video servis etmeye başladılar. Gerçekten akıllarını kaybetmişler.